19.11.2011

sırları görmek?

62.Gün Kader Programı..Kozmik GÖZ..(..Fekeşefna anke gıtaake fe basarukel yevme hadid.) 50.KAF 22.(Biz senden örtünü kaldırdık.Artık Gözün keskindir.)1000 e kadar okunabilir..İNG.=(Now have WE removed thy veil,and sharp is thy sight this day.).Gözün görme bandını genişletir.Kalp gözü açılarak, maddenin,mananın,eşyanın,kazanın,kaderin SIR ları görülür.Olayların arkasındaki hikmet çözülür , yaşamın anlam derinliğine Varılır..Feraset öyle bir gelişirki... ve metafizik sahada müthiş durugörü kazanılır.Rüyada gaybi sırlar verilir.. Karşısındakinin düşünceleri okunmaya başlar, yani düşünce enerjisinin sinyallerine ulaşılır ve okunur..İman gelişerek ARTAR .. HAK ve hakikat ilham olup gelir , kalbe akarda , Rabden doğrudan vehbi ilimler tahsil olunur. Hz.Hızır ın görüş frekansı olduğundan,bu şifre Onunla karşılaşma desteğide sağlar..Bu görüşün hızı ışıktan ve hatta zamandan da hızlı olduğundan ,gerekli şifrelerde yüklenirse Kaderi değiştirme gücüne sahiptir.Paralel evren ve zamanları delip,sonsuzluğun ekranından seyreden kozmik GÖZ gibi , Ezelden Ebede AKAN arşivi OKUR..Aslı NUR olan Bilgi de , Ölümsüz , Can'lı Işık OL'up AKAR gelir ...

3ler 7ler 40lar HUU

KUTUB:
Lügat mânâsi degirmenin alt sabit tasinda bulunan uzun mihver demiri demektir.
...Üst tasin deligi ona geçerek tas devir yap...ar.

Resûlü Ekrem’in yeryüzünde halifesi olan zât-i âli. Kavmin ulusu “en büyügü”.

Kutub daima ceseden mevcuttur. Yani sagdir dünya'da yasar. Yerini kimse bilmez. Ancak 7’ler bilir. Esyada mutasarrifdir. Hadimleri 40’lardir.

Kutbiyyet HAKK tarafindan verilir.

Bütün ruhanî emirler Kutub makamindan çikar. Kutbiyet mahalli, nazari ilâhiyedir. Kutub Resûlullah’in yeryüzünde Ekremiyet halifesidir.

GAVS: Gavs, Kutub makamina baglidir. Gavsiyet, Resûlü Ekrem tarafindan izinle verilir.

Kalblerde mutasarrifdir. Hadimleri 7’lerdir. Bazen gavsiyet makami bos olabilir. O zaman Kutub tarafindan idare edilir. Gavs, Resûlü Ekrem’in Dünya'daki naibidir.

Gavslar 7’lerden seçilir. Gavsdan Kutub olmaz. Bütün velîler gavsa baglidirlar. Her büyük Velî gavsin kim oldugunu bilir. Yerini de bilir.

Gavsin saginda “Abdurrab Makami” vardir. Bu makamin nazari, âlem-i melekûta nazirdir. Solunda “Abdülmelik Makami” vardir. Nazari, Âlem-i mülke, dünya âlemine nazirdir. Abdurrab Makami’ndan daha efdaldir. Bu iki makamda olan zâtlar Kutub tarafindan intihab edilir.

Bir de kutbun mânevî emrinde olan “Abdullah Makami” vardir ki buradaki zât bazen hilâfet-i mâneviye, bazen hilâfet-i vücudiye hâlindedir. Yani bazen bu makam mânevidir, bazen de zamaninda bir zât, bir sultan veya kimsenin gözüne çarpmayan basit gibi görünen mübârek bir zâttir. Gavs ile temas bu zât vasitasi iledir.

Bu zât tekdir.
Yeri gizlidir.
Bilen çok azdir.
Manen temas mümkündür.
Bazen rüya âlemi ile, sonra da maddî olarak olabilir...

Bir de kutbiyete bagli ve “Abdülmülk Makami”nda bulunan dünya mülkünde “EVTAD” vardir. Bunlar dört müstesna zâtlardir. Bunlar her zaman Kâbe’de manen toplanirlar. Bazen de cesedleri ile birlikte bulusurlar. Bunlarin emirlerini 40’lar mülk âleminde görürler. 40’larin müsküllerini 7’ler hâllederler.

4’lerin yerleri malûmdur. Bazen yerleri degisir. Ruhen Beytullah'da daima müctemi’dirler.
Bazen de muayyen zaman ve gecelerde bulusurlar.

Evtadin yerleri:

Simalde(kuzeyde) Abdülmerid,
Cenupda (güneyde) Abdulkadir,
Sarkda (doguda) Abdülhay,
Garbde (batida) Abdülâlim makamlari vardir.

Bunlari da kutbiyet makami ta’yin eder. Bu makamlarda her zaman bir zât bulunur.

3’ler vardir. Bunlar ümmîdirler. Mânevî ziynet gibidirler. HAKK’in onlara teberrüken verdigi bir kiymettir. Daima Abdurrab’ba yani âlem-i melekûta nazar ederler. Daima dua ve niyazda bulunurlar.

7’ler vardir. 40’lar vardir. Mülk âleminde gezerler. Görünürler. Müsküllerini 7’ler hâllederler. 40’lar, 7’leri tanimazlar. Fakat 7’ler 40’lari tanirlar.

Ebrar vardir. Vazifelidirler.

300’ler seyyardirlar. Gezerler.

3000’ler vardir. Kendi hâllerinde niyaz ve taattadirlar. Bunlarin bazilari irsad ile mesguldürler. Bazilari kendi içlerine çekilmislerdir. Taat ve ubudiyetlerinin mükâfati olarak Velî makamindadirlar.

Meczub ve mecnunlar vardir: Bunlar cezbe içindedirler. Yollarina tahammül edemediklerinden hataya düsmüslerdir. Fakat ind-i ilâhide magfurdurlar. Sohbet dogru degildir.

Kur’ân-i Kerimde bir lâfzi celîl vardir.
Güzel bir lâfiz. “Sultan-i mübîn”...

Sultan; burhan demektir. Burhan sahibi olan. Sultaya malik olan.
Emr-ü ferman kudret sultan'da toplanir. ALLAH lûgatinda Sultan kelimesi kat’i burhan olarak kullanilmistir,

“Sultani mübin ise sirdir”.

Bunu büyük Velîler perde araligindan söyle ifade etmislerdir. Bu perde suna benzer. Billur vardir, Ziyâ vurdu mu ziyâda gizli bütün renkler ortaya vurur. 7 renk görünür. Acaba billur donmus bir sis midir. Burayi iyi düsünmek lâzimdir. Bazen sis de renkleri gösterir.
“Gavs-i guzah” ebe kusagini bilirsiniz... Sirlar bazen fizikî olay seklinde görünür. Burada gizli birsey vardir. Veyahut birsey gizlidir.

Insan kendini bilmege çalismalidir,
Ne ise daha söylemek hem yasak hem de herkesin merakla ögrenecegi islerden degildir.
Burada abdest al ve su izahi düsün: (SuLTAN)

S (Sin) : “Subhanellezi isra...” âyeti...

L (Lâm) : Katiyyen söylenemez. Bilen söylerse dili vurulur...

T (Ti) : “Tâ Hâ. Ta Sin Mim. ” âyeti...

A (Elif) : “Ikra biismi Rabbikellezi halâk...” âyeti...

N (Nûn) : “Nûn vel kalemi ma yesterun” âyeti...

”Kün!”de bu “Nûn” un içindedir.

Fazla açiklanmasi müsaade edilmemistir.
Bu husus iki merkezde toplanir.
Yukarida izah ettigimiz kutbiyet ve gavsiyet…

“Ben mekânin mekâniyim bana mekân yoktur.” Hadîsi Kudsî.
“Ben insanin sirriyim insan benim sirrim.” Hadîsi Kudsî