ARAF’IN RİCALLERİ

-Onun üzerinde 19 vardır..(Müddesir\30)
''İki taraf arasında örtü açığa çıkar, tepeler üstünde ALLAH'a yakın kimseler onların hepsini simalarından bilirler, onlar cennetliklerdir, birbirlerine ''selamünaleyküm'' derler (henüz cennete) dahil olmamışlardır, beklerler.'' A'RAF-46
-ARAF’IN RİCALLERİ çok güzel bir kitap...
ONLARIN NE CENNETİ NE DE CEHENNEMİ VARDIR.. ONLAR ÖZEL ŞEFAAT BEKLERLER..
-Öyle kimseler vardır Peygamberler ve şehidler onlara gıbta ile bakarlar...Bu farklı bişeymiydi??? Meczublar için ? Araf’ın ricalleri ne bağlanabilir mi?
-Elbette bağlanır üstat.. Musa peygamber değil miydi.. Ki Musa Efrad makamında olan Hızır’dan ders aldı..
Veli olanlar ile Efrad olanlar ayrıdır.. Mesela Mevlana Velidir ki halka örnek olmak zorunda olduğundan tüm halleri şeriata uyması gerekirdi..
Oysa Şems Efrad dır, onu halka örnek olma gibi derdi yok . O özgürdür ve sadece özele hitab eder..
Musa aynı zamanda velidir.. Ama Hızır özgür.. Kafayı da keser gemiyi de deler.. Olmadık yerde bir duvarı da örer.. Halleri belli olmaz istikrar aranmaz.. Oysa veli olanlar şeriata uymak zorundalardır. Onlarda istikrar aranır.. Nübüvvet ile risal ederler..
Ar'af ın ricalleri de zahiren her türlü hatayı işlemiş gibi görünen, ama enfusunda her bir fiili HAKK üzere yapmış olan zahiren günahları ve batınen sevapları denk olan kişilerdir. Hızır gibi..
işte onlar AR'AF ın ricalleridir.. Onları sadece gönüllerdeki enfustaki ALLAH bilir.. Kimse kimsenin ne olduğunu bilemez.. Zahiren değerlendirilecek olursa ; Hızır, Musa’nın gözünde hem gemiyi delen hain oldu.. hem çocuk öldüren katil oldu hem yardım görmediği yere yardım eden keriz oldu..
Zahiren değerlendiren şeytana uymuş olur.. Ama batınını, kişinin enfusundaki niyeti HAKK bilir..
-Kal ile Hal ehilliğinin farkını anladım...
-VELİi, etrafındakiler yüzünden KAL olmak zorundadır.. Ama enfusunda HAL'i de aşmıştır..
Oysa EFRAD, bambaşka haller ile her hale bürünür, şaşırtır, ön yargı yaratır. bir bakmışsın vicdansız bir cellat olmuş, bir bakmışsın malını yoğunu verir bir karıncanın canı için.Onun sebebleri göz ile görünmez. İşte onlar "sebebe yürüyenlerdir" HALden de geçip direk GÖNÜL makamında olurlar. Kimse onları bilemez.

(Bahr ı Harabe)